Böbrek Kanseri Nedir?
Böbrek kanseri nedir?
İnsan bedeninde biri sağda diğeri solda olmak üzere fasulyeye benzeyen iki tane böbrek yer almaktadır. Göğüs kafesinin alt kısmı tarafından korunan böbrekler karın arka duvarına yaslanmıştır. Böbreklerin üst bölümünde ise böbreküstü bezleri yer alır. Hem böbrek hem de böbreküstü bezi ince fibröz bir zar yapısı ile kaplıdır. Böbreklerin bedenimiz için atık maddelerin filtrelenmesi gibi çok önemli bir görevi bulunmaktadır. Ayrıca renin adı verilen hormonu salgılaması, kan basıncı ve sıvı dengesini regüle edilmesi, kırmızı kan hücrelerinin oluşturulmasını sağlayan eritropoietin hormonu üretimi de böbreklerin işlevleri arasındadır.
İyi ve kötü huylu tümörlere böbreklerde de rastlanılmaktadır. Kist gelişimi ise böbrekte genel olarak görülen bir durum olmakla birlikte kanser olarak değerlendirilmez. Hayatsal risk taşımayan kistlerde genellikle tedaviye ihtiyaç duyulmadan sadece izleme yapılabilir. Erkeklerde daha sık karşılaşılan bu kanser çeşidinde birçok kanser tipinde olduğu gibi erken teşhis ve sonrasında nokta atışı tedavi yöntemleriyle iyileşme sağlanabilmektedir.
Böbrek kanseri belirtileri arasında hematüri yani idrarda kan görülmesi, bel ağrısı, belde şişme, iştah kaybı, halsizlik, sebepsiz kilo kaybı yer almaktadır.
Böbrek Kanserinin Sebepleri
Böbrek kanseri nedir?
Sigara içmek, birçok hastalıkta efektif bir eleman olarak karşımıza çıkmaktadır. Renal (Böbrek) hücreli karsinom için de risk barındırmaktadır. Sigara kullanımının artması doğru orantılı olarak kanser riskini de yükseltecektir. Böbrek kanseri genel olarak ileri yaştaki kişilerde karşımıza çıkmaktadır. Özellikle 60 yaşın üstündeki erkek bireylerde daha sık karşılaşılır. Aşırı kiloya sahip kişilerde kolesterol metabolizması ve immün sistemdeki bazı değişiklikler riski arttırmaktadır. Kanserin riskini azaltan bir etken olan spor yapmak kilo artışını engeller ve vücut fonksiyonunun dengede kalmasını sağlar. Yüksek tansiyonu indirmek için alınan ilaçların kanserin riskini arttırdığı düşünülmektedir. Fakat yüksek tansiyon neticesinde oluşan değişimlerin mi yoksa alınan ilaçların mı risk oluşturduğu tam olarak bilinmemektedir. Ayrıca kronik böbrek rahatsızlıklarına bağlı olarak meydana gelen fonksiyonel zayıflıkların da kanser riskini arttırdığı düşünülmektedir. Organ nakli olan kimselerde kanser riski oldukça artmaktadır. Özel olarak böbrek naklinde daha da artmaktadır. Bu kişilerin sağlıklarına daha fazla dikkat etmeleri ve gerekli sağlık kontrollerini yaptırmaları elzemdir. Bazı kimyasal maddeler gibi çevresel faktörlerin de kanser riskini arttırdığı düşünülmektedir. Bununla beraber aileden gelen genetik faktörler de kanser riskinde önemli bir faktördür.
Renal Hücreli Karsinom Çeşitleri Nelerdir?
Renal hücreli karsinom, böbrek kanserleri içerisinde en sık karşılaşılandır. Bu türde genel olarak böbrek içindeki bir tane tümör geliştiği göze çarpar ancak bazı durumlarda iki veya daha fazla sayıda tümör bulunabilir. Bu karsinomun birçok alt çeşidi bulunur ve türlerin tespiti tedavinin karar verilmesinde faydalı olacaktır. Berrak hücreli karsinomda hücreler oldukça soluk veya berrak olarak göze çarpar. Genel olarak toplardamar istilası görülen bu tür en sık akciğer, karaciğer ve yumuşak dokuya metastaz yapar. Papiller renal hücreli karsinomda ise papil yapı oluşturmak için fibrovasküler çekirdek çevresinde tek ya da çok katlı hücre tabakası yer alır. Genellikle pozitif bir seyir izler ve erken evrede tespit edilir. Kromofob renal hücreli karsinom, toplayıcı kanal karsinomu, multiloküler kistik renal hücreli kanser de alt çeşitler arasında bulunmaktadır.
Böbrek Kanserinde Tanı
Hastanın şikayetleri dinlenerek geçmişe yönelik analiz yapılır. Fiziksel olarak yapılan muayeneden sonra kan ve idrar testleri istenir. Sonuçlar incelenir ve böbrek ile çevresindeki bütün yapıların analizi için manyetik rezonans (MR), bilgisayarlı tomografi (BT), ultrasonografi ve intravenöz ürografi gibi tetkikler de istenir. Fiziksel muayenede de özel olarak abdomen (karın) alanında normalden farklı olarak bir sertlik veya kitlenin bulunup bulunmadığı tespit edilmeye çalışılır. Sonrasında istenen testlerde ise hastalığından şüphe edilen kişinin genel sağlık durumu analiz edilir. Kanserin sıçrama durumu da kontrol edilir. Bundan sonraki aşama ise alınan sonuçlara ve analizlere göre bir tedavi planlaması yapılmasıdır.
Kan ve İdrar Tahlili
Bu testlerde kan tahlili ile kırmızı kan hücrelerinin durumu kontrol edilir ve hücrelerin sayısının çok olması böbreklerden fazla miktarda eritropoietin hormonu üretildiğini düşündürür. Bunu da yapan böbrek kanseri hücreleri olabilmektedir. Bununla beraber karaciğerde yer alan enzimlerin ve kanın içerisinde yer alan kalsiyumun miktarı da incelenir. Kalsiyum düzeyinin beklenenden yüksek çıkması ise kanserli hücrelerin kemiklere yayılmış olabileceğini düşündürebilir.
İdrar tahlilinde bakteri, kanser hücresi veya idrarda kanama durumları analiz edilir. Böbrek kanseri hastalığına sahip bireylerin birçoğunda idrarda kanama tespit edildiği için bu test oldukça önem taşımakta ve teşhis için sık sık uygulanmaktadır.
Böbrek Kanseri Evreleri
Bir hastaya böbrek kanseri tanısı konulduktan sonra evresi ve yayılımın seyrinin belirlenmesi tedavi planlaması açısından oldukça önemlidir. Buna göre de uygulanacak olan uygun tedavi metodu seçilir. Evreleme ise kanserin böbreklerdeki ve vücudun diğer bölgelerine yayılmasına göre belirlenir. Bu duruma hastalığın derinlik ve genişlik ölçümü kavramı da denebilir. Teşhis esnasında bazı durumlarda hastalığın evresi belirlenebilmektedir. Fakat emin olmak açısından ek olarak bilgisayarlı tomografi (BT), manyetik rezonans (MR), intravenöz piyelogram, kemik taraması, anjiyografi ya da ultrason gibi görüntüleme tekniklerine ihtiyaç duyulabilir. Bütün bu incelemeler neticesinde kanserin yayılma derecesi de göz önüne alınarak bireye özgü tedavi planlamaları yapılır.
Evrelemelerde hastalığın sıçradığı bölge ve agresifliğinin derecesini bilmek tedavi planlaması açısından oldukça önemlidir. Kanserin erken safhada olduğu 0 rakamı ile belirtilirken en ilerlemiş evresi ise IV rakamı ile simgelenmektedir. Evrelerin taşıdıkları özellikler aşağıdaki gibi belirtilmiştir.
Böbrek Kanseri Evre 1
Kanser hücreleri sadece böbrekte bulunur. Lenf bezlerine veya uzaktaki organlara yayılım olmaz.
Böbrek Kanseri Evre II
Tümör halen böbrekte bulunmaktadır. Kanser hücreleri uzakta yer alan organlara veya lenf bezlerine yayılmamıştır. Fakat evre I’e göre boyutu daha büyüktür.
Böbrek kanseri hastalığında 3. evre iki şekilde gözlemlenmektedir.
Böbrek Kanseri Evre IIIa
Kanserli hücreler böbrek toplardamarında ile ana toplardamarda ya da böbrek çevresinde bulunan böbreği saran yapılarda görülmeye başlamıştır. Böbreküstü bezinde veya uzak organlara yayılım olmamıştır. Lenf bezlerinde de kanserli hücre bulunmaz.
Böbrek Kanseri Evre IIIb
Kanserli hücreler böbreğin dışında farklı boyutlarda meydana gelebilir. Böbreğin çevresini kaplayan zarın ötesine yayılım yapmaz. Kanser çevrede yer alan lenf bezlerine yayılmıştır. Uzakta yer alan lenf bezlerinde veya uzaktaki organlarda ise kanserli hücre görülmez.
Böbrek kanserini 3. evresi gibi 4. evresi de iki şekilde incelenir.
Böbrek Kanseri Evre IVa
Kitle, böbrek yakınlarında yer alan yağ dokusunu saran zarın (greto fasyası) ötesinde meydana gelir. Böbreküstü bezlerinde de görülebilir. Yakın çevrede bulunan lenf bezlerine yayılım gösterebilir. Uzakta bulunan lenf bezlerine veya organlara metastaz olmaz.
Böbrek Kanseri Evre IVb
Farklı boyutlarda olabilen tümör böbrek dışında büyüme gösterebilir. Kanser hücreleri böbreğin uzağında bulunan lenf bezlerine veya organlara yayılarak metastaz yapabilir.
Görüntüleme testleri
Bu testlerde manyetik alan, ses dalgaları, x ışınları veya radyoaktif ürünler kullanılabilir. Şüphelenilen alanın tümörlü hücre içerip içermediği, yayılımın şeklini belirlemek, tedavinin etkinliğini analiz etmek ve tekrarlanma olup olmadığına dair izleri anlamak için uygulanan testlerdir. Birçok kansere zıt olarak böbrek kanserinde genellikle biyopsi olmadan görüntüleme testleri ile teşhis konulabilir ancak biyopsi gerektiren vakalar da bulunmaktadır.
Bilgisayarlı tomografi (BT), ultrason ve manyetik rezonans (MR) böbrek kanseri teşhisinde yardımcı yöntemlerdir. Bunun dışında göğüs röntgeni ve kemik taraması kanserli hücrelerin vücudun farklı bölgelerine yayılımlarını test etmek için kullanılan mekanizmalardır.
Bilgisayarlı tomografi (BT)
Üç boyutlu olarak elde edilen bu görüntülemede olası anormallikler ve tümör üzerinden inceleme yapılır. Kitlenin boyutu ve bulunduğu konum konusunda bilgi verir. Bazı durumlarda ise kontrast madde verilerek detaylı bilgiler edinilir.
Manyetik rezonans görüntüleme (MR)
Radyo dalgaları ve kuvvetli mıknatıslar kullanılarak yumuşak doku görüntüleri alınır. Radyo dalgalarından gelen enerji emilerek şüpheli bölgeye transfer edilir. Bilgisayar görüntüyü detaylı olarak kesit görseller halinde sunar.
Ultrason
Ses dalgaları kullanılarak iç organlar görüntülenir. Yayılan ses dalgalarının böbrekten gelen yankıları kayıt altına alınarak görsel formatına transfer edilir. Ayrıca biyopsiye destek olarak kitle alınmasına yardımcı olabilir.
Pozitron emisyon tomografi (PET)
Bireye FDG adı verilen radyoaktif bir izotop damar yolundan enjekte edilerek dokularda oluşan farklılıklar tespit edilir. Pozitron ışıması yapan FDG (florodeoksiglukoz) kanser hücreleri tarafından besin kaynağı olarak kullanılır ve PET yapışan kanser hücrelerini tespit edebilir. Hem primer kanserin durumu hem de başka organlarda yayılım olup olmadığının kontrolü için elzemdir.
İntravenöz piyelogram
Hasta kişiye damardan kontrast madde enjekte edilir. Bu sayede mesane, böbrekler, idrar kanalları doldurularak görüntüler alınır.
Anjiyografi
Yine kontrast madde kullanılan bu metotta bacak atardamarından bir sonda ile girilir ve böbreğe giden atardamara kadar uzatılır. Boya enjeksiyonu uygulanarak böbrekteki tümörü besleyen damarlar belirlenerek planlamalar yapılır.
Kemik taraması
Damardan enjekte edilen düşük dozlu ve miktarı az olan madde kemikteki kanserli alanlara lokalize olur. Özel bir kamera ile görüntüleme yapılarak kemiklere yayılım gözlenir.
İnce iğne ve kalın iğne biyopsileri
Biyopsi şüpheli alandan elde edilen örneğin laboratuvar testleri sonucu analiz edilmesidir. Buna göre görüntüleme ile tam olarak anlaşılamayan kitleler için biyopsi kullanılır. Böbrek kanserinde kalın ve ince iğne biyopsisi olarak üzere 2 çeşit biyopsi yöntemi yer almaktadır. İkisinde de iğne ciltten tümörün olduğu alana sokularak örnek alınır. Bu işlem esnasında doğru alana ulaşmak için ultrason ya da bilgisayarlı tomografi destek olarak kullanılabilir.
Fuhrman derecelendirmesi
Bu metodda biyopsi ile alınan kitle mikroskop ile analiz edilir. Bu derecelendirme ile kanserin seyri hakkında bilgi elde edilir.
Böbrek kanseri nasıl tedavi edilir?
Tedavide cerrahi yöntem, radyoterapi, kemoterapi, ablasyon, akıllı ilaçlar ve immünoterapi metotları bireyin durumuna göre uygulanabilir.
Böbrek kanseri ameliyatı
Böbrek dışında kanserli hücreye rastlandığında cerrahiyle böbreğin bütünü ya da kanserli bölümü alınarak tedavi yapılabilir. Ancak kanser eğer farklı alanlara sıçramış ise cerrahi yöntem tam olarak çözüm olmamakla birlikte bireyin ortaya çıkan belirtilerin azalmasını sağlayabilir. Kısmi nefroktomide kanserli alan alınır. Radikal nefroktomide ise böbreğin bütünü alınır.
Kemoterapi
Kanserli hücreleri öldürmek için vücuda ilaç verilmesidir. Ağızdan veya damar yoluyla enjeksiyon kullanılır. Verilen bu ilaçlar dolaşım yoluyla tüm vücudu gezmekte olup vücuda yayılmış tümörlerin tedavisinde etki göstermektedir. Fakat kemoterapi genellikle böbrek kanseri hücrelerinde direnç göstermektedir. Böbrek kanserli hastalara fayda sağlayan az sayıda kemoterapi ilacı bulunmaktadır.
Radyoterapi
Yüksek radyasyon enerjisi gönderilerek kanserli hücreleri öldürmeyi amaçlar. Dıştan radyoterapi olarak uygulanabilir. Radyasyon vücut dışından böbreğin bulunduğu bölgeye gönderilir. Böbrek kanseri genel olarak radyasyona pek duyarlı değildir. Bu nedenden dolayı kanserin hızlı gidişatını önlemek, metastazları kontrol altına almak veya ağrıları minimal düzeyde tutmak için uygulanabilen bir yöntemdir.
Hedefe yönelik tedaviler – akıllı ilaçlar
Bu tedaviler antikanser etkili ilaçlar ile yapılır. Hedefe yönelik tedavilerden bazıları, büyüme sinyalinin kanserli hücrelerine ulaşımını engeller. Bazıları ise kanserli hücrelerin beslenmesini kan yoluyla azaltır. Bağışıklık sistemini kuvvetlendiren tedaviler de bulunmaktadır. Bu sayede kanserin yayılması yavaşlar ve savunma sistemi daha güçlü bir hal alarak kanserli hücrelerle daha etkin bir şekilde savaşır. Akıllı ilaçlar diğer tedavi yöntemleri ile birlikte kullanılabilir.
Böbrek kanserinde immünoterapi tedavisi
İmmünoterapide amaç vücutta yer alan savunma mekanizması olan bağışıklık sistemi daha kuvvetli hale getirerek kanserli hücreler ile savaşmak ve hücreleri öldürmektir. Günümüzde immünoterapi ile ilgili çok sayıda çalışma yapılmaktadır. Yeni nesil immünoterapi ilaçları ileri evrede bulunan böbrek kanseri hastalarının yaşam kalitesini artırmakla kalmayıp yaşam süresini de önemli ölçüde uzatmıştır. Bu ilaçların genel çalışma sistemi ise kanserli hücreleri daha kolay bir şekilde tanınması ve yok edilmesi üzerinedir. Genel olarak görülen yan etkiler ise yorgunluk, bulantı, nefes almada yaşanan zorluk, ishal ve kabızlık olarak sıralanabilir. Sitokinler hücrelerin birbirleriyle iletişim kurmasını sağlayan protein grubudur. Böbrek kanserinde kullanılan sitokinler genelde interlökin-2 (IL-2) ve interferon alfadır. İkisi de tümörün belirli bir miktar küçülmesine katkıda bulunabilir.
Böbrek kanserinde ısı – hipertermi tedavisi
Isı tedavisi olarak da adlandırılan hipertermi, yüksek ısı kullanılarak uygulanan bir tedavidir. İnsan bedeni yaklaşık olarak 39-44 °C arasında bir ısıya maruz bırakılır. Tamamlayıcı bir kanser tedavi yöntemidir. Bu yöntemde sağlıklı dokulara minimal düzeyde hasar verdiği ve kanserli hücrelerini ise öldürdüğü veya büyük zararlar verdiği görülmüştür. Isı tedavisi kanserli hücreleri yok ederek ve hücrelerde yer alan proteinlere hasar vererek kitlenin küçülmesine katkı sağlayabilir. Bu tedavi yönteminin uygulanması hakkında az sayıda çalışma bulunmaktadır.