Blog

Cilt Kanseri

Cilt kanseri, cilt hücrelerinin anormal bir şekilde büyümesi ya da çoğunlukla güneşe maruz kalan ciltte gelişim göstermektedir. Fakat bu yaygın kanser türü, cildin genelde güneş ışığına maruz kalmayan bölgelerinde de meydana gelebilmektedir. Mevcut 3 ana farklı cilt kanseri türü bulunmaktadır.

  • Bazal hücreli karsinom,
  • Skuamöz hücreli karsinom
  • Melanom

UV radyasyona maruz kalmayı sınırlayarak ya da bu durumdan kaçınarak cilt kanseri riskini kişi azaltabilmektedir. Ciltte şüpheli bir değişiklik olup olmadığını kontrol etmek, cilt kanserini en erken dönem içerisinde tespit edilmesine ayrıca bir olanak sağlamaktadır.

Cilt kanserinin erken teşhisi, başarılı bir cilt kanseri tedavisi için kişiye oldukça büyük bir avantaj tanıyabilmektedir. Cilt kanseri, dünya çapında en sık görülen kanser türlerinden sadece bir tanesidir. Cilt hücrelerinin anormal bir şekilde büyümesi olarak tanımlanan bu durum, tamamen güneşe fazla maruz kalınması nedeni ile oluşum göstermektedir. Kişi UV ışınlarına maruz kaldığı süreyi sınırlandırarak kanser riskini azaltabilir. Bununla beraber ciltteki anormal değişimlerin fark edilmesi ile direkt bir sağlık kuruluşuna başvurulması gerekmektedir. Bu durum da erken tanı ve teşhis için oldukça önemlidir.

Cilt Kanseri Belirtileri

Cilt kanseri belirtileri en sık kafa derisinde, ellerin arasında ve aynı zamanda da dudak gibi güneşe en sık maruz kalan bölgeler içerisinde meydana gelmektedir. Pek çok cilt kanseri hastası internet içerisinde de cilt kanseri fotoğrafları için araştırma yaparken bu durumu gözlemleyebilmektedir. Ayrıca cilt kanseri kadınların bacaklarında da gelişim gösterebilmektedir. Fakat gün ışığını nadiren gören bölgelerde de cilt kanseri oluşumu olabilir. Kısacası cilt kanseri belirtileri şu şekilde sıralanabilir:

  • Kafa derisinde
  • Avuç içlerinde
  • Parmak aralarında
  • Dudaklarda
  • Kulaklarda
  • Bacaklarda
  • Genital bölgede
  • Tırnaklarda
  • Göğüste
  • Kollarda
  • Boyunda

Yukarıda sayılan tüm bölgelerdeki anormal değişimler sonucunda gözlemlenebilir. Yukarıda bahsedilen bölgeler ise genelde çok fazla UV ışınına, gün ışığına maruz kalan alanlardır. Ancak yine de güneşe maruz kalmayan alanlar içerisinde de gözlemlenebilmektedir. Cilt kanseri, daha koyu bir cilt rengine sahip olan kişiler de dahil olmak üzere tüm cilt tonlarındaki insanları etkilemektedir. Melanom ise koyu ten rengine sahip olan insanlarda ortaya çıktığında, eller ve aynı zamanda da ayak tabanları gibi normalde güneş görmemiş bölgelerde de ortaya çıkabilmektedir.

Melanom Belirtileri ve Semptomları

Melanom, vücut içerisindeki herhangi bir bölgede gelişim gösterebilmektedir. Aksi takdirde normal deride ya da kanserli bir hale gelen mevcut bir bende gözlemlenebilir. Erkeklerin en sık etkilenen bölgesi yüzü ya da gövdesidir. Kadınlarda da bu kanser türü en sık olarak alt bacaklarda gelişmektedir. Hem kadınlarda hem de erkeklerde olmak üzere her iki cinsiyette de güneşe maruz kalmayan cilt içerisinde melanom oluşabilmektedir. Melanom, her tür cilt tonuna sahip insanlarda gelişim gösterebilmektedir. Cilt kanseri olanların yorumları da göz önünde bulundurulduğu zaman her cilt tonundaki insanda bu kanser türüne rastlanabilmektedir.

Ancak melanom, daha koyu bir cilt tonuna sahip olan kişilerde avuç içlerinde ya da tırnaklarda da oluşum eğilimine sahiptir. Melanom belirtileri ise şunları içerebilir:

  • Büyük ve benekli bir kahverengimsi nokta.
  • Rengi, boyutu ya da hissinde değişkenlikler olan veya kanayan bir ben.
  • Düzensiz kenara sahip olan kırmızı, beyaz, pembe, mavi ya da mavi-siyah görünen kısımları olan küçük lezyonlar.
  • Kaşınan ya da ağrıya sahip olan lezyonlar.
  • Kişinin avuç içlerinde, ayak tabanlarında, parmak uçlarında ya da ayak parmaklarında, burnunda, vajinada ya da anüsü kaplayan mukoza zarlarında koyu lezyonlar.

Yukarıdaki melanom belirtilerini gösteren, bu durumu fark eden kişilerin acilen uzman bir cilt doktoruna başvurması tavsiye edilmektedir. Teşhis, doktor tarafından her ne kadar erken konulur ise tedavi de bir o kadar başarılı bir şekilde sonuç verebilmektedir.

Cilt Kanserinde Risk Faktörleri

Cilt kanseri risk faktörleri kişiden kişiye göre değişkenlikler gösterebilmektedir. Cilt kanseri ise cildin en üst tabakasından başlamaktadır. Epidermis, vücudun sürekli bir şekilde döktüğü cilt hücrelerinin koruyucu bir örtüsünü sağlamakta olan ince tabakaya verilen isimdir. Epidermis ise üç ana farklı hücre tipini bünyesinde barındırmaktadır.

Cilt kanserindeki risk faktörleri ise şu şekilde sıralanabilir:

  • Güneş yanığı geçirilmesi. Kişinin çocukluk çağında ya da gençlik çağında bir ya da daha fazla kabarcıklı bir şekilde geçirmiş olduğu güneş yanığı cilt kanserine neden olabilmektedir. Yetişkinlik zamanındaki riskini arttırabilir. Ayrıca yetişkinlerdeki güneş yanıkları da ayrı bir risk faktörüdür.
  • Açık ten. Cilt renginden tamamen bağımsız olarak herkes yakalanabilmektedir. Ancak ciltte daha az pigmentin bulunması, zararlı UV radyasyonuna karşı daha az korunma göstermektedir. Sarı, kızıl saçlara sahip kişiler ya da açık renkli gözlere sahip kişiler kolay bir şekilde çillenir ve beraberinde de güneşte yanıyor ise yakalanma olasılığı çok daha yüksektir.
  • Aşırı derecede güneş ışınlarına maruz kalma. Özellikle cilt, güneş kremleri ya da giysiler ile korunmuyorsa, güneş ışığında uzun süreli kalan herkes yakalanabilmektedir. Bronzlaşmak için lambalara ya da bununla birlikte bronzlaşma yataklarına maruz kalan kişilerde de zaman içerisinde gelişim gösterebilmektedir.
  • Ailedeki cilt kanseri öyküsü.
  • Güçsüz ve zayıf bağışıklık sistemi.
  • Belirli maddelere maruz kalma.

Cilt Kanseri Nasıl Önlenir?

Cilt kanseri olan kişiler ya da cilt kanseri olduğunda şüphelenen kişiler cilt kanseri belirtileri resimli şekilde araştırma yapmaktadır. Buna ek olarak cilt kanseri neden olur gibi sorular yönlendirmektedir. Cilt kanserinin oluşumu fazla UV radyasyonuna maruz kalma ile gelişmektedir. Ancak sık sık olmasa da güneş ışınına maruz kalmayan kişiler de cilt kanseri geliştirebilmektedir. Cilt kanserini önleyebilmek için de bir dizi faktör bulunmaktadır. Bu faktörler ise şu şekildedir:

  • Gün içerisinde güneşten kaçınmak.
  • Yıl boyunca güneş koruyucu kremler kullanmak.
  • Güneş ışığına maruz kalmamak için koruyucu giysilerin kullanılması.
  • Bronzlaşmak için kullanılan yataklı cihazlardan kaçınmak.
  • Cildin düzenli aralıklar ile kontrol edilmesi ve değişikliklerin doktora bildirilmesi.

Yukarıda maddeler halinde belirtilen önlemler sayesinde kişiler/kişi cilt kanseri riskini azaltabilmektedir. UV radyasyonlarının azaltılması ve aynı zamanda da düzenli aralıklar ile beraber cilt kontrolünün yapılması son derece önemlidir. Ciltte herhangi bir anormal durum fark edildiği anda kişinin bir sağlık kuruluşundan randevu alması tavsiye edilmektedir. Tanı ve teşhis ne kadar erken konulur ise tedavi de bir o kadar başarılı geçebilir.

Doktora Ne Zaman Gidilmeli?

İki ay gibi bir süre zarfı içerisinde iyileşme göstermeyen ağrılı bir cilt bölgesi, yara ya da kaybolmayan düz, pullu cilt lekeleri mevcut ise kişinin bu durumu ihmal etmeden bir Dermatoloji uzmanına görünmesi gerekmektedir. Tedavi süreci için kişinin bir Dermatoloji biriminde randevu alması gerekmektedir. Daha sonrasındaki yapılacak olan yönlendirmeye göre Onkoloji birimi ile de iletişime geçilmesi gerektiğini doktor kişi ile paylaşmaktadır. Bu süre zarfı boyunca kişinin sadece doktorun talimatlarını izleyerek bir yolda ilerlemesi gerekmektedir. Anormal durumlar fark edildiği an sağlık kuruluşuna bizzat gidilmesi gerekmektedir.

Başa dön tuşu